Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Nisan, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

İNSAN DÜŞÜNEN BİR VARLIK MIDIR? DİYE SORMUŞTUM.

İNSAN DÜŞÜNEN BİR VARLIK MIDIR? DİYE SORMUŞTUM. Sözün söylendiği zamanda sözü söyleyen, bugünkü gibi belgeselleri görerek hayvanlar âlemini pek tanımamıştı. Bugün belgesellerde  ki  hayvanlarda da az çok bir düşünce olduğunu görüyoruz ve biliyoruz. Hatta duygusallıklarını görüyoruz. O HALDE, İNSAN, DÜŞÜNEN BİR HAYVAN DEĞİLDİR. O HALDE İNSAN NEDİR?

İNSAN OLMAK

İNSAN OLMAK İnsan olmak zor bir iştir. Kendine en yakın benzeri olan maymunla doğumunda aynı olan yavruyu İNSAN YAPMAK DAHA ZORDUR.

İNSAN NEDİR? YA DA KENDİMİZ NEYİZ? 2

SOSYOLOJİ FELSEFESİ İNSAN SOSYALLEŞMİŞ FELSEFÎ VARLIKTIR    2 Buraya kadar bütün çalışmalarım “Yetiştirilmek isten istenen insanın nasıl olması gerekir?” sorusunu cevaplandırmak için “İnsan doğaya nasıl geliyor?” sorusuna cevap vermek gerekir. Biraz bilgim vardı –yazacağım-, biraz da araştırma yaptım, pek çok cevap vardı bu soruya: Mimi ruh, kimi beden, kimi eşref-i mahlûk, kimi hem ruh hem beden, kimi akıl, kimi bilmem ne herkes bir şey söylemiş. Pedagoji felsefesi açısından baktığımda bunların hiç biri insanı tanımlamaya yetmiyordu. Belki en iyi tanımı Sokrat yapmıştı. Ne demiş Sokrat, “İnsan iki ayaklı tüysüz hayvandır.” E, o halde Eflatun öğrencisi de gitmiş bir horoz bulmuş, tüylerini yolmuş, masanın üstüne koyup, “İşte hocamın insanı.” demiş. Din açısından bakanlar hep “İnsan eşref-i mahlûktur.” diye tanımlamışlar. O da Sokrat”ın ki gibi yanlış. Eşref-i mahlûk, şerefli yaratılan olsaydı insan; daha önce anlattığım çocuklara tecavüz, adam öldürme, kadına şiddet, tabiat

İNSAN NEDİR? YA DA KENDİMİZ NEYİZ? 1

SOSYOLOJİ FELSEFESİ   1 İNSAN SOSYALLEŞMİŞ FELSEFÎ VARLIKTIR Buraya kadar bütün çalışmalarım “Yetiştirilmek isten istenen insanın nasıl olması gerekir?” sorusunu cevaplandırmak için “İnsan doğaya nasıl geliyor?” sorusuna cevap vermek gerekir. Biraz bilgim vardı –yazacağım-, biraz da araştırma yaptım, pek çok cevap vardı bu soruya: Mimi ruh, kimi beden, kimi eşref-i mahlûk, kimi hem ruh hem beden, kimi akıl, kimi bilmem ne herkes bir şey söylemiş. Pedagoji felsefesi açısından baktığımda bunların hiç biri insanı tanımlamaya yetmiyordu. Belki en iyi tanımı Sokrat yapmıştı. Ne demiş Sokrat, “İnsan iki ayaklı tüysüz hayvandır.” E, o halde Eflatun öğrencisi de gitmiş bir horoz bulmuş, tüylerini yolmuş, masanın üstüne koyup, “İşte hocamın insanı.” demiş. Din açısından bakanlar hep “İnsan eşref-i mahlûktur.” diye tanımlamışlar. O da Sokrat”ın ki gibi yanlış. Eşref-i mahlûk, şerefli yaratılan olsaydı insan; daha önce anlattığım çocuklara tecavüz, adam öldürme, kadına şiddet, tabiatı t

Müslümanların deizme ve ateizme yönelmesi 8

MÜSLÜMANLARIN DEİZME VE ATEİZME YÖNELMESİ 8 Müslüman ve imam hatipli gençlerin deizme yönelmesinin sebepleri Din eğitimine doğrudan başlamanın zamanı 1. Bütün pedagoglar ve psikologlar, çocukların soyutlama ve soyut kavramları anlayabilme yaşının 10-11 olduğu üzerinde mutabıktır. Durum böyle iken ana sınıfındaki çocuklara din eğitimi vermeye, kız çocuklarını "saçının bir teli görünürse cehennemde kırk yıl yanarsın." diye korkutarak din öğretmeye kalkışırsanız, bir süre sonra başka kızların saçlarını örtmediğini, hiçte cehennemde yanmadığını görecekler ve bu inançları  sarsılacaktır. O zaman, Allah bunlar kötü niye cezalandırmıyor diye bilinç dışında düşünecektir. 2. Anaokulundan itibaren çocuklar gazete okumuyorsa da tv izliyor. Aynı din öğretimi yapılan kursta çocuklara tecavüz haberlerini izleyince mutlu mu oluyorlar? 3. Çocuklara en başında yalan söylemeyin, kimseye küfür etmeyin, çalmayın, faiz haramdır deyiniz, sonra bütün bunların kocaman insanlar tarafında

Müslümanlıktan deizme ve ateizme doğru 7

Müslümanlıktan deizme ve ateizme doğru  7 Doğru ve etkili bir ahlak eğitimi ve din eğitimi için bilimsel verilere dayanmak esastır. BİLİMSEL EĞİTİM Bkz. Eğitim, öğretim, edinme, ahlâk, metotlar maddeleri diğer terim ve kavramlar bu sözlükte gösterilmiştir. Bilimsel eğitim, bilimin eğitime uygulanması ile gerçekleşir. Yani eğitim bilime dayanmalıdır. Eğitimin bilime dayanması ise çocuğun bedensel, zihinsel, sosyal gelişimine uygun program hazırlamak, uygun metotları kullanmak, uygun araç-gereçleri kullanmak, ders kitaplarının göz gelişimine uygun olması, neyi ne zaman ve nasıl öğreteceğimizin belirtilmesi gibi hususları kapsar. Bu bilimler nelerdir: Başta felsefe olmak üzere, Psikoloji ve bütün dalları, sosyoloji ve bütün dalları, biyoloji- insan organizması -, metodoloji gibi bir çok bilim dallarından yararlanır. Pedagoji, ana hatlarıyla çocuklara şu yönlerden etki ve araştırmalar, uygulamalar yapar: 1. Biyoloji yönünden: Okul kurağının yerinin gürültüden, alkollü i

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU 6

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU 6 Konuya biraz da ahlâk eğitimi açısından bakalım. AHLÂK EĞİTİMİ   Bkz. Din eğitimi ve öğretimi, karakter eğitimi.   Ahlâk öğretilmez, yaşatılır,   öğrenilmez yaşanır. Karakter eğitiminin olduğu gibi ahlâk eğitiminin de edindirileceği en doğal ortam ailedir. Ahlâk ve karakter eğitiminin temelleri ailede atılır, okula başladıktan sonra ailenin etkisi devam eder, okul da edinilen değerleri besler ve pekiştirir. Karakter eğitiminde olduğu gibi ahlâk eğitimi de insanoğlunun doğuştan getirdiği hayvanî içgüdülerin insanî vasıflara uygun olarak şekillendirilmesi, çocukların toplumun genel ahlâk anlayışına, geleneklerine ve kanunlarına uyması gibi hem görgüsel hem iradî kararlılıkla gerçekleşir. Ahlâk ve karakter eğitimi, ahlâkî karakter olarak da birbirinin tamamlayıcısıdır. Ahlâk eğitiminin en doğru yöntemi annenin, babanın ve öğretmenin, yöneticilerin söz ve davranışlarıyla çocuklara rol-model olmalarıdır. Nasihatle, öğütle, dinî vaazlarla

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU 5

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU 5 Derse başlangıç Dersin amacı ; Müslüman olarak (Kur”ân”da gösterildiği ve Peygamberin yaşadığı ve anlattığı gibi) yaşama ve davranma beceri ve alışkanlıklarını kazanmak. İslâm”a göre doğruluğu öğretilecek doğru tutum ve davranışlar Her sınıfta derse, Kur”ân”ın ilk indirilen suresinde geçen “Oku.” emri ile başlanmalıdır. Elbette bu okuma, sadece Kur”an”ı Arapçadan ezbere veya bakarak okuma değildir. Önce, okuduğu sure ve ayetlerinin anlamını bilerek okumaktır. Sonra yine bizzat Kur”ân”da geçen “Düşününüz.” diye işaret edilen surelerdeki seviyelerine uygun olarak yakından uzağa, bilinenden bilinmeye ilkeleri çerçevesinde tabiatı, hayvanları, bitkileri, kâinatı ve benzerlerini okuma yani anlama, izah etme olmalıdır (Bkz. Öğretim ilkeleri). Sonra Müslümanlık için olmazsa olmaz önemli şartlarından olan bilimsel konulara dönülmelidir: “ İlim, Çin”de bile olsa git öğren. Bilim, Müslüman”ın yitiğidir, nerede bulunsa alsın .”   gibi bilime y

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME DOĞRU 4

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU GİDİŞ   4 Metodik uygulamalar Yanlış uygulamalar: Çocuklarınızı yanlış eğitiyorsunuz. İnsan yavrusuna din hayatını doğru yaşatmak için ona doğru bilgiler verilmesi gerekir: Filân şıh uçtu, filan şeyh minderinin altından altın çıkarttı, falan muska yazdı iyileşti, şu sureyi şu kadar okursanız dileğiniz olur; şunu yaparsanız cehenneme gider, bunu yaparsanız cennete gidersiniz gibi hurafelerle ve korkutmalarla dinle ilgili bazı bilgiler verebilirsiniz, ama dini yaşatamazsınız, çünkü soyut kavramlar dönemini geçtikten sonra bunun ne kadar uydurma olduğunu düşünmeye ve bunun sonucu dine karşı soğukluk duymaya başlar. Çocuklara müspet ve Kurânî anlamda dini öğretmenin ve yaşatmanın iki uygulaması vardır: eğitim ve öğretim, Eğitim yönü ve metodu      Bütün pedagogların hem fikir olduğu temel husus, çocuk için erinlik çağına ve hatta daha ötesine kadar yegane rol-model anne ve babadır. Demek ki çocukların temel kişilik ve karakter özellikler

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU GİDİŞ 3

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU GİDİŞ  3 Din eğitiminde ve öğretiminde zaman tayini Çocukları 4-5 yaşında Kur”ân kurslarına veya mahalle mekteplerine yahut tarikat kurumlarına göndererek Kur”ân okumayı öğretmek, din eğitimi ve öğretimi yaptırmak değildir Bkz. Kur”ân okumayı öğrenme yaşı). Din, kabullere dayalı dogmatik bir yapıya sahiptir. Her dinin dogmatik esasları kendi kitaplarında insanlara bildirilmiştir. Bu dogmatik yapının bir tarafı somut, diğer tarafı ise soyuttur. Somut kavramlar ve uygulamalar: Dinin görünen ve yaşanan somut yüzü; namaz, oruç, hac, zekât gibi ibadete ait esasları anlamak ve yapmak, göz önünde olduğu için öğrenmek ve kavramak kolaydır. Soyut kavramlar ve inanışlar : Hiçbir zaman için göremeyeceğimiz ve göremediğimiz Allah, melek, ahiret günü, miraç, vahiy, peygamber, dua, sevap, günah, âlem,   Allah”ın zatî sıfatları, Allah”ın nasıl ve nerede olduğu gibi soyut kavram ve hususlar; değil çocukların büyüklerin bile kavrayamayacağı kadar s

. MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU GİDİŞ 2

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU GİDİŞ  2 GENÇLER NEREYE GİDİYOR? DİN EĞİTİMİ VE ÖĞRETİMİ Bkz. Çocuk gelişimi, eğitim ilkeleri. (Bu metin yazdığım Pedagoji Ansiklopedisinden alınmıştır. Okuyucu bu konuları da bilmelidir.)  Durum tespiti [1] Gerek pedagoji tarihine baktığımızda gerekse günümüzde dinin; bizim açımızdan İslâmiyet”in yani Müslümanlığın çocuklara nasıl öğretmemiz gerektiği hususunda yapılmış bir bilimsel çalışma, ileri sürülmüş bir fikir veya metot görmüyoruz. Din öğretimi genel olarak bin yıldan beri Kur”ân”ın ne dediğini bile anlamayan ve geleneksel usullerle kulaktan dolma bilgilere, bir takım hurafe ve geçmişte yaşamış iyi insanların hayatlarından doğru-yanlış oldukça da abartılarak; uçan şeyhler, minderinin altından para çıkaran şeyhler, kavuğunda keramet olanlar, cübbesini giymekten medet umanlar, Arapça alfabenin kutsallığından söz edenler ve daha nice uydurulmuş hikâyeler, din olarak anlatılmıştır, gerçek dini bilmeyen halk ise ancak bunlara i

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU GİDİŞ 1

MÜSLÜMANLIKTAN DEİZME VE ATEİZME DOĞRU GİDİŞ   1   GENÇLER NEREYE GİDİYOR? DİN Din:  1.  din b.  Tanrı'ya, doğaüstü güçlere, çeşitli kutsal varlıklara inanmayı ve tapınmayı sistemleştiren toplumsal bir kurum, diyanet:   “Her dinin mabetleri bütün müminlere açıktır.” - H. C. Yalçın. 2.  din b.  Bu nitelikteki inançları kurallar, kurumlar, töreler ve semboller biçiminde toplayan, sağlayan düzen:   “Yazık ki bu sanat ve din bahsind e bana arkadaşlık edecek kültürde değil. ” - R. H. Karay. 3.  mec.  İnanılıp çok bağlanılan düşünce, inanç veya ülkü, kült ( Güncel Türkçe Sözlük ) Din: 1. İnsanların anlayamadıkları, karşısında güçsüz kaldıkları doğa ve toplum olaylarını, tasarladıkları doğaüstü, gizemsel nitelikli güçlerle açıklamaya yönelmeleri olgusu. 2-Bu nitelikteki tasarımların kurallar, kurumlar, törenler ve simgeler biçiminde örgütlenmesini sağlayan düzen ( BSTS / Toplumbilim Terimleri   1975 ) Din: Görünen, görünmeyen doğaüstü güç, nesne ya da varlığa inanma ned